Çevre üzerinde en büyük etkiye sahip olan sektörlerin başında gelen yapı sektörü; ekolojik, ekonomik ve sosyokültürel sürdürülebilirlik kavramları ile yeniden şekilleniyor. İstanbul Gelişim Üniversitesi Öğretim Üyesi Mimar Dr. Parvin Heidari, enerji tüketiminin ülkemizde sanayiden sonra en çok konutlarda kullanıldığının altını çizerken, binaların çevre dostu ve enerji verimli olmasını sağlamak amacıyla uygulanan değerlendirmelerin oldukça büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti.
ÇEVRE KİRLİLİĞİ VE ENERJİ KULLANIMIYLA İLGİLİ YANLIŞ POLİTİKALAR DÜNYAYI TEHDİT EDİYOR
Ekolojik döngüde yaşanan bozulmalar, doğal kaynakların hızla tüketilmesi, çevre kirliliği ve enerji kullanımı ile ilgili yanlış politikalar doğayı ve dünyayı tehdit ederken, çevreyi kirleten en büyük etkenlerden biri de insanların faaliyetleri. İstanbul Gelişim Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Mimar Dr. Öğr. Üyesi Parvin Heidari, yapı sektörünün, çevre üzerinde büyük etki yaratan bir sektör olması sebebiyle, yapı ile ilgili tüm olumsuz faaliyetlerin yarattığı çevresel etkilerin iyileştirilmesinin bir zorunluluk olması gerektiğini belirtirken şunları ifade etti,
“Çevre kirliliği sorunun paydaşlarından biri olan mimarlıkta, binaların tasarım aşamasından başlayarak, yapım, kullanım, yıkım gibi fiziksel ömrü boyunca ortaya çıkan atıklar, zehirli gazlar vb. bu soruna neden olan etmenlerdir. Dolayısıyla çevreye duyarlı, ekolojik ve sürdürülebilir binalar tasarlanarak karşımıza çıkan bu olumsuz etkileri minimum seviyelere indirmeyi hedeflemek oldukça önemli.” dedi.
YENİ YAPILACAK OLAN BİNALARDA ENERJİ KİMLİK BELGESİ SINIFI EN DÜŞÜK C SINIFI OLMALI!
Türkiye’de yapılan binaların çevre dostu ve enerji verimli olmasını sağlamak amacıyla uygulanan bazı değerlendirmelerin mevcut olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Heidari, “Küresel ve bölgesel ölçekte tüketilen enerjiye bakıldığında konutlar, Türkiye’de sanayiden sonra ikinci sırada, dünyada ise birinci sırada yer alıyor. Bunun yanı sıra Enerji Kimlik Belgesi kuralları gereğince yeni yapılan veya yapılacak olan binalar için binaların enerji kimlik belgesi sınıfı en düşük C sınıfında olacak şekilde tasarlanmalı ve inşa edilmesi gerekli. Aksi takdirde binalar kanunen iskân ruhsatı alamamaktadır.” dedi.
Dış iklim şartlarını ve iç mekân gereksinimlerini dikkate alarak, bir binanın bütün enerji kullanımlarının değerlendirilmesini sağlayacak hesaplama kurallarının belirlenmesini, yenilenebilir enerji kaynaklarının uygulanabilirliğinin değerlendirilmesini, ısıtma ve soğutma sistemlerinin kontrolü gibi amaçlara sahip olan Enerji Kimlik Belgesi enerji tasarrufu için oldukça büyük bir öneme sahip.
İstanbul Gelişim Üniversitesi’nde düzenlenen Kulüp Tanıtım Haftası, kampüsü...
İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) akademisyenlerinden Doç. Dr. Anıl Niş...