İstanbul Gelişim Üniversitesi

Gelişim Haber

Tenis oynamasanız da “tenisçi dirseği” hastalığınız olabilir!

Tenis oynayan kişilerde daha çok oluşan “tenisçi dirseği” hastalığı, ön kolu zorlayan her türlü aktivite sonucu görülebiliyor. Bez sıkma, tornavida-pense kullanma, boya-badana yapma gibi nedenlerle ortaya çıkabileceğini belirten İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Doç. Dr. Aydın Arslan, en önemli belirtinin dirseğin dış bölümünden kolun alt kısmına kadar yayılan ağrı olduğunu ifade etti.

Tekrarlayan zorlanmalara bağlı olarak ortaya çıkan; tıp dilinde “lateral epikondilit”, halk arasında da “tenisçi dirseği” hastalığı olarak bilinen bu sağlık sorunu, lateral epikondil denilen bölgedeki kas ve kemik birleşkesindeki yıpranma veya yırtıkla meydana geliyor. Ön kolu zorlayan hareketler sonucunda görülebildiğini ifade eden İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), Sağlık Bilimleri Fakültesi (SBF) Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Aydın Arslan, tenisçi dirseğinin genellikle 30-50 yaş arasındaki kişilerin karşısına çıktığını söyleyerek, bazen hiçbir neden olmaksızın görülebildiğini belirtti.

“Tenisçi dirseği” bu meslek gruplarında daha çok görülüyor!


Tenisçilerin uyguladığı backhand vuruşu lateral epikondilite neden olan zorlayıcı hareketler arasında yer alıyor. Tenisçi dirseğini bir spor yaralanması olarak değerlendirmektense, meslek hastalıkları kategorisine dâhil etmenin daha doğru olduğunu belirten Doç. Dr. Aydın Arslan, “Tenisçi dirseğini, ön kolu zorlayan her türlü aktivite ve uygulama sonucunda görebiliyoruz. Bez sıkma, tornavida-pense kullanma, boya-badana gibi uygulamalarla ortaya çıkabiliyor. En çok; tesisatçılar, boyacılar, dokumacılar, araba tamircileri gibi ön kolu zorlayan meslek gruplarında görülüyor. Öte yandan, her yaşta karşılaşılabilse de genellikle 30-50 yaş arasındaki kişilerde tespit ediliyor. Bazen hiçbir neden olmaksızın görülebilir.” dedi.

Çaydanlık kaldırırken bile ağrı artabiliyor!

Tenisçi dirseğinin en önemli belirtisinin dirseğin dış bölümünden kolun alt kısmına kadar yayılan ağrı olduğunu ifade eden Doç. Dr. Arslan, “Hastalar, lateral epikondil dediğimiz bölgede, kemik çıkıntının üzerinde ağrı hisseder. El bileği yukarıya doğru büküldüğünde veya el ile bir şey sıkıldığında, ön kol sırtında bulunan kaslar kasılır. Bununla birlikte dirseğin dış bölümündeki yapışma yeri zorlanır. Ağrı zaman zaman şiddetlenir. Çaydanlık kaldırırken, bez sıkarken, tornavida ve pense gibi aletleri kullanırken de artar. Yaptığı işten dolayı kol gücünü kullanmak zorunda olan kişiler bu ağrılardan ötürü rahat çalışamaz. Günlük hayatı olumsuz etkiler. Dinlenirken bile ağrı devam edebilir.” şeklinde belirtti.

“Tenisçi dirseği çok inatçı bir hastalıktır”


Hastanın şikâyetleri ve muayene bulguları ele alınarak, hekim tarafından tanı rahatlıkla koyulabiliyor. Altta yatan nedenleri araştırmak için röntgen çekimi istenebilirken, tanı kesinleştirilemediyse MR tetkikinden yardım alınabiliyor. Eğer yakınmalar çok ciddi değilse tenisçi dirseğinin tedavisi ameliyatsız yapılabiliyor. Soğuk uygulama, dirseklik, antiinflamatuar ilaç kullanımı, fizik tedavi, kortizon ve PRP uygulamasının ameliyatsız yöntemler arasında olduğunu ifade eden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Aydın Arslan, “PRP’de kişinin kendi kanından elde edilen sıvı tekrar vücuda enjekte ediliyor. Aşırı derecede yıpranma olmayan durumlarda lateral epikondil bölgesine uygulanarak tedavi sağlanabilir. Genellikle tek seans yeterli olsa da bazen 2 veya 3 seans gerekebiliyor.” dedi.

Ameliyatsız yöntemlerden fayda görülmezse ameliyata başvurmak gerektiğini belirten Doç. Dr. Arslan, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı:

“Ameliyat lokal anestezi altında uyutulmadan yapılıyor. Yıpranan tendon yapışma yerinden ayrılır; problemli bölge temizlendikten sonra tendon tekrar dikilir. Ameliyattan sonra 3 hafta kadar omuz-kol askısı kullanılıyor. 3 haftadan sonra hasta sağlıklı ve normal hayatına dönebilir. Tenisçi dirseği çok inatçı bir hastalıktır. Cerrahi tedavi sonrasında da tekrarlama ihtimali vardır.”



Tenis oynamasanız da “tenisçi dirseği” hastalığınız olabilir! Eklenme Tarihi: :   30 Ocak 2023 Pazartesi

Akreditasyon yenileme çalışmaları kapsam...

Mühendislik fakültelerini değerlendiren, kâr amacı gütmeyen ve bağımsız bir...

Eklenme Tarihi: :   21 Kasım 2024 Perşembe

Sinemanın Gücüyle Sürdürülebilirlik: İGÜ...

İstanbul Gelişim Üniversitesi, Halkla İlişkiler ve Tanıtım Müdürlüğü ve Güz...

Eklenme Tarihi: :   20 Kasım 2024 Çarşamba


AQAS AHPGS ABET SGHM
IQD TSE SKS