Gelişim Haber

GSF’li öğrencilere iki ödül birden!

İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF), Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü dördüncü sınıf öğrencilerinden Ferit Doğan’ın yönetmenliğini üstlendiği “Geçmiş, Gelecek, Şimdi” kısa film projesi, Amerika’da düzenlenen Bifocal Film Festivali’nde kazandığı en iyi kısa film ödülünün hemen ardından Malezya’da düzenlenen Nitiin Uluslararası Film Festivali’nde en iyi öğrenci kısa filmi ödülünü almaya hak kazandı.

İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF), Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü dördüncü sınıf öğrencilerinden Ferit Doğan’ın senaristliğini ve yönetmenliğini, Berk Köse’nin görüntü yönetmenliğini üstlendiği “Geçmiş, Gelecek, Şimdi” kısa filmi festival yolculuğunu başarılı bir şekilde sürdürüyor.

Daha önce Bolivya’da düzenlenen Black Cat Award Uluslararası Film Festivali’nde ve Endonezya’da düzenlenen Kalakari Film Festivali’nde izleyiciyle buluşan “Geçmiş, Gelecek, Şimdi”, Amerika’da Pensilvanya Üniversitesi tarafından düzenlenen Bifocal Film Festivali’nde, Student Narrative (öğrencilerin çektiği kısa filmler) kategorisinde en iyi kısa film ödülünü almaya hak kazandı. Bu büyük başarının hemen ardından Malezya’da düzenlenen Nitiin Uluslararası Film Festivali’nde de en iyi öğrenci kısa filmi ödülünü kazanan projenin başarılı festival yolculuğu devam ediyor.

Festival yolculuğu devam ediyor!
Filmlerinin festival yolculuğunda elde ettiği başarılardan mutluluk duyduklarını belirten yönetmen Ferit Doğan, bu başarıların ardından hayallerinin her geçen gün büyüdüğünü ifade etti.

“Geçmiş, Gelecek, Şimdi” projesinde, travmaların insan zihnine verdiği zararları ön plana koymak istediğini belirten Doğan, filmde yarattığı distopik gelecekte, artık zihinsel bir yolcuğa çıkmanın mümkün hale geldiği bir evren yaratıyor. Zihinsel yolculuğa çıkan filmin başkarakteri Arzu, zihninin karanlık köşelerinde dolaşırken, anlamsız veya tuhaf yerlerden geçiyor. Karakterleri; kendi istekleri, tutkuları ve korkularıyla yüzleştirmeyi tercih ettiklerini söyleyen Doğan, insan doğasını keşfettikçe hikâye anlatıcılığının çok daha zevkli hale geldiğinin altını çiziyor.