Yeterli ve dengeli miktarda besin almak sağlıklı bir vücudun olmazsa olmazları arasında yer alıyor. Beslenmenin önemi giderek daha iyi anlaşılırken, konuyla alakalı birçok çalışma da yapılıyor. Besin ve ilaç etkileşimi ile ilgili açıklamalarda bulunan İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Huri Özkarabulut, ilaçların çok sayıda etkileşime maruz kalmasının büyük riskler oluşturduğunu belirterek, bazı ilaçların kullanımında tüketilmemesi gereken besinlere dikkat çekti.
Çoğu zaman, kullanılan ilaçlar ile tüketilen besinlerin risk oluşturabileceği tahmin edilemiyor. Besin ve ilaç etkileşimine sıklıkla rastlanıyor olup; bu durum hastaların tedavi sonuçlarını da olumsuz yönde etkileyebiliyor. Özellikle çok sayıda ilaç kullanan hastalarda, belirgin ilaç etkileşiminin görülme olasılığının daha yüksek olduğuna dikkat çeken İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi (SBF) Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Huri Özkarabulut; hastaların bilgilendirilmesinde eczacının rolünün büyük olduğunu belirterek, doktor ve diyetisyenlerin de mutlaka komplikasyonlar konusunda hastaları uyarması gerektiğini ifade etti.
“Birçok ilacın etkinliği, kişinin o anda aç veya tok olmasıyla değişebilir”
Besin ve ilaç etkileşimleri çok yönlü olarak ele alınıyor. Bu etkileşimlerin; fiziksel, kimyasal, fizyolojik ve fizyopatolojik boyutlarda olabileceğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Huri Özkarabulut, “Besinin içinde bulunan bazı besin öğeleri, bazı ilaçlarla aynı anda ağızdan alınırsa ilacın emilimi ve tedavi etkinliği değişebilir. Besin öğeleri ilaçla etkileşime girip beklenmeyen ya da istenmeyen yan etkilere neden olabilir. Birçok ilacın etkinliği, kişinin o anda aç veya tok olmasıyla değişebilir. İlaçların kullanımında muhakkak aç veya tok kullanılacağı belirtilmelidir. Bazı ilaçlar, kişinin beslenme durumunu ve besin öğelerinin vücutta kullanımını engelleyerek; vücuttan atılmasını değiştirebilir, beslenme yetersizliğine neden olabilir.” dedi.
Kanın pıhtılaşmasını önleyen ilaçlar bu besinlerle tüketilmemeli!
Antibiyotiklerin; asitli besinler, meyve suları, kafein ve domates ile alındığında mide asidini artırdığını ve emilimi etkilediğini belirten Dr. Özkarabulut, “Bazı antibiyotiklerin süt ürünleri ile aynı öğünde tüketilmemesi gerekir. Kanın pıhtılaşmasını önleyen ilaçlar aç veya tok karna alınabilir. Onda da K vitaminine dikkat edilmesi gerekiyor. İlacı daha az etkin hale getirir. K vitamininden zengin; patates, muz, kayısı, brokoli, lahana, karalahana, ıspanak, kıvırcık ve turp gibi yiyecekleri tüketirken dikkatli olunmalı. Yaban mersini tüketilmemeli. Antidepresanlar da aç veya tok karna alınabilir. İlaç bütün yutulmalı, çiğnenmemelidir. Thiaminden zengin besinlerle etkileşime girer. Eski peynir, sosis, sucuk, incir, bakla, lahana turşusu, dana ciğeri ile tüketilmemeli. Thiamin, kan basıncını ölümcül seviyeye çıkarabilir. Baş ağrısı, kusma ve ölüme neden olabilir. Bu bilgilerin daha yaygın olarak duyurulması büyük önem teşkil ediyor.” şeklinde ifade etti.
İstanbul Gelişim Üniversitesi akademik, bilimsel ve kültürel faaliyetlerle ...
Bilecik'te 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında bir etkinlik düzenlend...